Twitter
RSS

multiple choice

Birden belirdiler; beklenilmeyen zamanda demek istemiyorum ama hıza pek yer olmadığı için hayatımda afallar gibi oldum son haftalarda.. Hikayelerimi dinlemeden kendilerininkini anlatmaya başladılar durmaksızın... Sanki sözleşmiş gibiydiler hepsi karşılarındakini anladığını sanmakta.. Kaçın kurrası olduğum o küçük akıllarına gelmediğinden güzel eğlence çıkmıştı bendenize :) Böyle bir dönem daha hatırlıyorum aslında birkaç yıl önce, hani sonu kötü bitmişti onun bakalım bunun sonucu nerelere varacak?.. Sonbahara doğru yağmurları bekliyoruz cümlesi anlam kazanabilecek mi göreceğiz.. Ne olursa olsun sınav en nihayetinde; her zamanki gibi çoktan seçmeli... Oysa yorum katılamayan tiptir bildiğiniz gibi çoktan seçmeli olanlar; gri alanların az, siyahla beyazın ise yoğunlukta olduğu.. Tesadüfler de sıklaştı bu ara nedense hepsi aynı dönemde yine.. Henüz dejavular ve tesadüfler için biraz daha vakit var gibime geliyodu demek ki gerçekten bir hızlanma mevcut... Şarkılardan yardım istenilen böyle anlarda cılızca bir cümle çıkıvermekte kendi başıma kalabildiğimde:
- Müzikçi gönder ortaya farklı bişeyler fon müziği bulmak güçleşmeye başladı...

Bir sene...

Alelacele toparlanmaya çalışmak, paçaların tutuşması ve haliyle panik... Her zamanki gibi gereksiz ve de anlamsız ama malum elde olmayan sebeplerden dolayı... Sanırım yıllar geçse bile hiç değişmeyen özelliklerimden bir tanesi bu; diğerleri gibi bunu da takmama huyum bu gibi durumlarda zorluyor halen!..
En son yazımda bahsettiğim oyuncağım ile cebelleşip duruyorum son iki haftadır, aslında şimdilik aramız gayet iyi umarım bu da kaybolmaz diğerleri gibi... Yaşım ilerledikçe daha titiz davranıyorum elbette, kaybetme duygusunu unutmuş değilim epey sıkıntılı günlerdi... Biraz ondan az bişey de şundan olsun gibi bir durumun söz konusu olmadığı, gayet net olan ve şimdilik iyi giden bu süreç bakalım nasıl devam edecek?



hamiş: Dile kolay tam bir yıl olmuş peki boş mu? Hayır kesinlikle boş değil :) ama biraz uzun kabul ediyorum onu :)

Oyuncak...

Şöyle uzunca zamandır bir oyuncak gerekiyordu, sıkıntıdan patlamak üzere iken oyuncağımı bulabilmem için dostlarım yardımcı oldular sağolsunlar.. Sıradan kedilerden olmadığım için oynayacağım oyuncakların da farklı olması gerekiyor haliyle.. Bu arada lütfen şaşırmayın kaç yaşına gelmiş halen oyuncak ile oynuyorum diye, yaşı yoktur bunun bilirsiniz işte :) Zaten son oyuncağım bir türlü uzanamadığım bir yere kaçmıştı ne yazık ki oradan almaya çabalayıp yardım edenim dahi olmamıştı.. Epey üzülmüştüm haliyle ama sonra geçti üzüntüm.. "Yaşlandıkça çocuklaştı..." derler ya hani akıllarını seveyim onların ben halt etmişler hepsi!! Neden kimse şu açıdan bakmak istemez ki; oyuncakları bırakmamış olsaydık belki şu an böylesi sıkıcı ve anlamını yitiren kişiler olmazdık günümüzde. Bu sosyal mesajımın ardından bir de itirafta bulunursam eğer; paylaşmayı hiç ama hiç sevmem ben oyuncaklarımı, kusura bakmasın hiç kimse... Paylaşılınca daha güzel olur felsefesini benimseyenlere yazımın sonundaki zurnayı işaret etmek durumundayım. Toparlarsam tanrım kimseyi oyuncaksız ona bağlı olarak hayal kurma oyunlarından mahrum bırakmasın... Yazının sonuna gelip zurna çıkmadı diyenler, hayal kurmaktan yoksun olup, sığ düşünenler hepiniz düğün bittikten sonra zurnayı alın ve sokun bir taraflarınıza!..

Kedinin blog ile imtihanı!

Ben de bloglandım hadi hayırlısı vatana millete :)
Uzunca bir süredir aklımda olanı yapabildiğim için sevinç doluyum gibi biraz. İlk yazı aceleye gelince de bu şekil oldu aniden dökülenlerle... Hiç olmamasından iyidir elbette lakin gönül ister ki daha sağlam bir yazı; haliyle o işe de ilerleyen dönemde ağırlık verip sıkacağız artık bir taraflarımızı..

Sisteminizde Flash Player 10 kurulu değil :(